Yayınlar

Tez-Koop-İş Kadın

Sayı : 2 09 Mayıs 2018

Bu Sayıda...

Tez-Koop-İş Kadın dergisinin ikinci sayısı ile yine karşınızdayız. Ülkenin zorlama bir seçim atmosferine girdiği bir dönemde çıkarıyoruz ikinci sayımızı. Son yıllarda seçimlerden başımızı alıp yapılacak işlerimizi yapamaz, gündelik hayatımızı idame ettiremez hale geldik. Çalışanların ve kadınların acil sorunları her seçim öncesinde olduğu gibi göz boyayıcı girişimler ve palyatif önlemlerle çözülmüş gibi yapılıyor.


Eşit İşe Eşit Ücretin Ötesindeki Gerçekler: Eşitlik Bir Ütopya Olmasın

Kadın ve erkek ücretleri arasındaki fark, batı sendikalarında da önemli bir sorun olarak tartışılıyor. The Guardian Gazetesi yazarlarından Suzanne Moore, İngiltere’de şirketlere getirilen ücretlerin raporlanması zorunluluğu ile ortaya çıkan ücret uçurumları gerçeğini irdeliyor.


Şeker fabrikaları özelleştiriliyor: Hem işimize hem sağlığımıza darbe - Meliha Kaplan

Yemsan, Et Balık Kurumu, Süt Endüstrisi Kurumu gibi tarımsal alanda üretim yapan kamuya ait kurumların özelleştirilmesi 1990’lı yıllarda başladı. 2000’li yıllarda üretici desteklerinin kaldırılması, Tekel’in özelleştirilmesi, köy hizmetleri gibi köylüye destek veren kurumların kapatılması ile kamusal üretim tasfiye edildi, çiftçiler yoksullaştı. Şimdi sıra kamunun elinde kalan son kurumlardan Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ’ye (TÜRKŞEKER) bağlı şeker fabrikalarının satışına geldi.


1 Mayıs’ta Kadınlar Alanlardaydı: Her Yerde, Her Düzeyde Eşitlik İstiyoruz

Kadın işsizliği artarken istihdam içindeki kadınların durumu da hiç iç açıcı değil. Düşük ücretli, güvencesiz işlerde çalışıyorlar. Çalışma saatleri çok uzun. Kreş sorunu ise hâlâ devam ediyor. 1 Mayıs’ta alanlarda kadın çalışanlar olarak insan haysiyetine uygun bir iş, sağlıklı güvenli işyerleri talebimizi dile getirdik.


TEKEL’de Kadın İşçi Olmak: “Sabah Olsa da İşe Gitsem” - Melda Yaman Öztürk

TEKEL sadece devletin büyük ölçekli bir yatırımı değil, aynı zamanda istihdam alanıydı. TEKEL demek fabrika demekti, TEKEL demek tütün demekti, tütün demek kadın emeği demekti.


Toplumsal Cinsiyetin Ana Akımlaştırılması: Gender Mainstreaming Nedir? - Necla Akgökçe

Sendikaların temel politikalarına ve karar alma mekanizmalarına her aşamada toplumsal cinsiyeti dahil etmenin tarihi çok eski değildir. Bu strateji sayesinde pek çok sendika kadınlara ve ayrımcılığa uğrayan diğer gruplara kapılarını açarak, genişleyip güçlendi.


Belleğimden Erkeklik Manzaraları - Egemen Kepekçi

Erkekliğe eleştirel bir gözle bakmak önemli. Kişisel deneyimlerimizin aslında toplumsal olanla ne kadar ilişkili olduğunu bu sayede daha iyi anlayabiliriz. Hem kendimizi hem de etrafımızı anlamaya çalışmak ve cinsiyetçi yapılarla mücadele etmek için sayısız ipucunu bu şekilde fark edebiliriz.


DNA’nın Karanlıkta Kalan Yıldızı: Rosalind Franklin

Yaşamın sırrı diye adlandırılan DNA’nın ikili sarmal yapısının çözümlenmesi, 20. Yüzyılın en önemli buluşlarından biridir. Bu buluş, James Watson ve Francis Crick’e büyük bir ün ve Nobel Ödülü kazandırdı. Bu keşfin arkasındaki genç yaşta yaşamını kaybeden bir bilim kadının olağanüstü ve belirleyici çabası, ne yazık ki çok sonra fark edildi.


Bizi Takip Edin