Tez-Koop-İş Kadın dördüncü sayısıyla yoluna devam ediyor. Evet, sonbaharın turuncu hüznü var bu sayıda ve fakat dökülen yaprakların aslında yenilenmeyi gösterdiğini bilmenin umudu da var. Hüzünleri birlikte azaltmak, mutlulukları yine birlikte çoğaltmak tüm derdimiz. Birlikteyken, birbirimizden haberdarken güçlüyüz. O halde birlikte bakalım, bu sayıda neler var:

Bu yazıda toplumumuzda pek fazla konuşulmayan veya konuşulmak istenmeyen bir konudan bahsedeceğiz. Bu yazıyı okurken şiddetin ne kadar yaygın olduğunu kavrayacaksınız ve eğer şiddete uğruyorsanız yalnız olmadığınızı fark edeceksiniz.

Nafaka sisteminde yapılmak istenen değişiklik, kadınların kazanılmış haklarının geriye götürülmesine neden olacaktır...

Ücretin ödenmemesi, eksik ödenmesi, geç ödenmesi, sigorta primlerinin daha düşük bir ücret üzerinden gösterilmesi işçi bakımından haklı nedenle fesih sebebi kabul edilmektedir.

Ekonomik kriz, savaş, olağanüstü hal, olağanüstü koşulların kadınları nasıl etkilediği konusu uzunca bir süredir gündemimizden düşmüyor.

Bir modaya dönüşen yanlış tedavi furyasına dikkat!

Geçen hafta 9,5 yaşında iken ergenliği durdurulan, şimdi 11,5 yaşındaki kızı ile ilgili kafalarında oluşan sorulara cevap bulmak için (tedavi başlanarak bir hataya mı yol açıldı? Ne zaman adet görür?, Bundan sonra uzar mı? Son boyu ne kadar olur?...) ta Fethiye’den kalkıp gelen bir aile ile karşılaşınca, kızlarda erken ergenlik konusu ile ilgili bir kez daha aileleri (özellikle de anneleri) sakinleştirecek bir şeyler yazmaya karar verdim...

2018 Eğitim - Öğretim Yılı 17 Eylül itibariyle başladı. Dergimizin güz sayısında eğitimde cinsiyet eşitsizliğine bir göz atmak istedik.

Ortaçağ dönemini felsefe disiplini kapsamında Skolastik Felsefe olarak adlandırıyoruz. Felsefe ve dinin iç içe geçtiği, din üzerinde felsefe yapılan bir dönem. Kökeni Aristotales’e dayanan Skolastik Felsefe, dini akla ve mantığa dayandırarak dogmalara dayalı felsefi görüş belirtmektedir.

Kimselerin durup incelikleri anlamaya vakti olmadığı dönemlerde şiirlerini umutla ve inceliklerle dokuyan kadın, Gülten Akın’ı, güzel dizeleriyle yâd etmek, bir sonbahar sabahı hayattan sessizce göçen “Deli Kız”ı dergimizin sonbahar sayısında şiirleriyle anmak istedik. Hayatın bütün yoğun ve yorgunluğunda sessizce köşeye çekilip, elimize bir de çay alıp, biraz hayatın inceliklerinde kaybolmaya ne dersiniz?