1 Eylül Dünya Barış Günü Kutlu Olsun
İnsanlık tarihinin en yıkıcı savaşlarından biri olan 2. Dünya Savaşı 1939’da, Hitler faşizminin Polonya’yı işgaliyle başladı. Bugünlere dek uzanan acılar bırakan savaşın başladığı 1 Eylül, faşizmin lanetlendiği, tüm dünya halklarının savaşsız bir yaşam ve yeryüzü için mücadelesini ifade ettiği “Dünya Barış Günü” olarak kabul edildi.
Ülkemizde, Ortadoğu’da ve dünyanın çeşitli bölgelerinde savaş naralarının atıldığı, düşmanlıkların körüklendiği, insanlığın bir kez daha savaşın yoksullaştırıcı, yıkıcı ve ölüm getiren sonuçlarına mahkum edilmeye çalışıldığı bugünlerde, bir arada yaşayabilme ve savaşa karşı barışı savunma iradesini göstermek kritiktir, önemlidir, kaçınılmazdır.
Emek, meslek ve sivil toplum örgütlerinin, aydınların, ülkemiz toprakları üzerinde yaşayan tüm insanların katkısını alan, barışı inşa etmeye dönük mücadele ve eylemsellikler vakit kaybetmeden hayata geçirilmelidir.
Ekonomik, kültürel, sosyal ve insani değerlerimizde ağır yıkım ve acılara yol açan şiddet ortamı, mahallelerimize ve sokaklarımıza kadar nüfuz eden düşmanlık politikaları, asırlık kardeşliğimizi bozmayı hedeflemektedir. Ülkemizin aydınlık geleceği için eğitime, sağlığa, enerjiye, barınmaya, istihdama, üretime ayrılabilecek kaynaklar, savaşlarda, çatışmalarda tüketilmektedir.
Savaş, işçi ve emekçilerin yüzyıllık mücadelelerle, bedel ödeyerek edindiği kazanımlara yönelik saldırı politikalarından ayrı düşünülemez. 1 Eylül Dünya Barış günü; emek, hak ve özgürlükler mücadelesi ile barış mücadelesinin birleştiği, birlikte inşa edildiği, eş zamanlı yükseltildiği gün olmalıdır.
1 Eylül Dünya Barış Günü, yüzyıllardır bir arada yaşayan insanlarımızın arasında körüklenen düşmanlık, dışlama/ötekileştirme, yok sayma politikalarının terk edildiği, eşit, adil, özgür bir gelecek için verilen mücadelenin temeli olmalıdır.
1 Eylül Dünya Barış Günü, ülkemiz ve başta Ortadoğu olmak üzere, tüm dünyada sermayenin/egemenlerin çıkarları lehine yürütülen politikaların lanetlendiği, seslerin barış ve kardeşlik için yükselttiği bir gün olmalıdır.
Dünya ve Türkiye İşçi Sınıfı, kendi tarihi, birikimi, kültürü ile sorunları çözebilecek, savaşı durduracak ve barışı inşa edecek güce, örgütlülüğe, özgür/eşit/kardeşçe yaşama iradesine sahiptir.
Barış çağrısını, en güçlü ve en yüksek sesimizle dile getirmenin zamanıdır.
Tez-Koop-İş Sendikası
Genel Yönetim Kurulu