12 Eylül 1980 Askeri Darbesi Demokrasi Tarihimizin Alnına Kazınmış Kanlı Bir Lekedir
12 Eylül 1980 askeri darbesi, günümüzde farklı boyutlarda etkisini gösteren bir darbe olma özelliği ile dikkati çekiyor.
12 Eylül 1980 askeri darbesiyle TBMM’si kapatılırken, yürütme erki 5 kişilik askeri cuntasının eline geçti; yargı “emir-komuta” zinciri içinde baskı altında tutuldu; siyasal partiler, sendikalar, demokratik kuruluşlar kapatıldı, yöneticileri tutuklandı; uygulanan grevler yasaklandı, onbinlerce işçi işten atıldı; kitaplar, yayınlar yasaklandı, toplatıldı; çok sayıda gazete belirli sürelerle yayından men edildi, yüzlerce gazeteci ve yayın yöneticisi tutuklu-tutuksuz yargılandı; yüzbinlerce insan gözaltına alındı, gözaltına alınan ve tutuklanan hemen tüm insanlar işkencelerden geçirildi; 49 kişi asılarak öldürüldü…
12 Eylül’ün ilk günlerinden başlayarak gerçekleştirilen bu baskı, zorbalık ortamında 1982 Anayasası oylatıldı. Etkisi günümüze kadar süren anayasanın kabul ettirilmesi için tüm anti-demokratik yöntem ve uygulamalar yaşama geçirildi: “demokrasi”, “hak”, “barış” ve “özgürlük” söylemleri açıkça yasaklanarak… Üstelik “Hayır” oyunu simgeleyen “Mavi” renge yasak konularak, “Mavi”yi hatırlatan yazar-çizer ve düşünürler tutuklanarak, yayınları toplatılarak…
12 Eylül Cuntası kendi geleceğini Anayasal güvence altına alarak 1983 yılında baskı ve zorbalık ortamında yapılan seçimler ardından yönetimi biçimsel olarak sonlandırdı. 12 Eylül’ün olumsuz etkisi ülkemiz demokrasisi üzerinde günümüze kadar sürdürüldü ve sürdürülüyor. 12 Eylül 2010 tarihinde gerçekleştirilen Anayasa oylamasında 12 Eylül darbecilerine yargı yolunun açılmış olması bu durumu hiç bir zaman değiştirmedi, değiştiremedi.
Günümüzde demokratik siyasal partiler, sendikalar, demokratik toplum örgütleri açısında 12 Eylül Askeri Darbesi’nden alınması gereken birçok ders bulunmaktadır. Bu ders, askeri ya da sivil darbelere karşı sonuna kadar özveriyle ve inatla direnmek; demokrasi, özgürlükler ve haklar konusunda ortak mücadeleden asla kopmadan her türlü baskıya, yıldırmaya ve zora karşı dirençle karşı durmaktır.
TEZ-KOOP-İŞ SENDİKASI
GENEL YÖNETİM KURULU