Milli Eğitim Bakanlığı Yetki Sürecindeki Tıkanıklığın Sorumlusu Koop-İş Yöneticileridir
1- Sendikamız Tez-Koop-İş’in yıllardır yetkili olduğu ve toplu iş sözleşmesi imzaladığı Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı işyerlerinde yaklaşık iki yıldır yetki uyuşmazlığı sorunu devam etmektedir. Sendikamız 2010 yılı Kasım ayında, yasaların öngördüğü biçimde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına başvurarak bu işyerleri için çoğunluk tespit talebinde bulunmuştur.
2- Sendikamızın tespit talebinde bulunduğu aşamada aynı işkolunda örgütlü bulunan Konfederasyonumuz Türk-İş üyesi Koop-İş Sendikası, Türk-İş Anatüzüğüne aykırı olarak sendikamızın yetkili olduğu ve yıllardır toplu iş sözleşmesi imzaladığı Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı İl Milli Eğitim Müdürlüklerinde 1 (bir) tek üyesi olmadığı halde bu işyerlerinin “İşletme” olup olmadığı ile ilgili inceleme yapılması talebinde bulunmuştur. Çalışma Bakanlığı Koop-İş’in bu kötü niyetli istemini çoğunluk tespiti için bekletici neden saymıştır.
3- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı incelemeyi tamamlamış ve MEB Devlet Kitapları Döner Sermaye İşletmesi Hasanoğlan/Ankara Tesisi’ni içine alacak şekilde işkolu tespiti yapmıştır. Bunun üzerine Basın-İş Sendikası konuyu yargıya taşımıştır.
4- Bu dava sendikamızın başlattığı yasal yetki sürecini kesintiye uğratmıştır. Çünkü bu dava 2821 sayılı Sendikalar Yasası uyarınca yetki tespiti için bekletici neden sayılmış ve Sendikamızın 01.11.2010 tarihinde çoğunluğu bulunmasına rağmen tespit talebi, Mahkeme sonuçlanıncaya kadar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından bu nedenle durdurulmuştur.
5- İki yıla uzanan dava süreci ise bugüne kadar sonuçlanmamıştır. Yerel Mahkemece verilen parçalı tespite ilişkin kararlar, iki kez Yargıtay’ca bozulmuştur. MEB Devlet Kitapları Döner Sermaye İşletmesi Hasanoğlan/Ankara Tesisi’nde çalışan işçilerin hangi işkoluna girdiklerine ilişkin yargılama halen devam etmektedir. Bu davalar Milli Eğitim Bakanlığı’nda çoğunluk tespitini etkileyecek niteliktedir ve sonucun beklenmesi zorunludur.
6- Tüm bu gelişmeler ortamında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü, 2010 yılındaki yetki tespit sorunu çözümlenmemişken yasalara aykırı bir uygulama ile yasal yetkilerini aşarak, yasanın açık hükmüne aykırı bir biçimde çoğunluk tespit yazısını 16 Ekim 2012 tarihinde Koop-İş Sendikasına vermiştir. Burada sorulması gereken soru, Tez-Koop-İş Sendikası’nın çoğunluk tespit isteminin neden iki yıl süresince bekletildiği ve neden iki yıl önceki yasal isteme yanıt verilmezken üç ay sonra yetki talebinde bulunan bir sendikaya iki yıl sonra aynı gün tarihli çoğunluk tespiti verildiğidir. Buna verilecek açık yanıt, Çalışma Genel Müdürlüğü yazısının yasal olmadığıdır.
7- Tez-Koop-İş Sendikası, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 10 Sayılı işkoluna giren işyerlerinde örgütlü bir sendikadır. Koop-İş Sendikası’nın Milli Eğitim Bakanlığı işçilerini yaklaşık iki yıldır toplu iş sözleşmesinden yoksun bırakılmasına neden olan tutumunu yorumlamakta ve anlamakta zorluk çekmektedir. Üstelik Koop-İş Sendikası yöneticilerinin yetki sürecindeki gecikmelerdeki sorumluluklarını saklamak isteyen bir tutumla 10 Aralık 2012 tarihinde öğle saatlerinde Sendikamız Genel Merkezi önünde bir grubu eyleme yönlendirmesini haksız ve ölçüsüz bir davranış olarak yorumlamaktadır.
8- Tüm bu gelişmelerin gösterdiği önemli gerçek şudur: Koop-İş Sendikası yöneticilerinin yetki uyuşmazlığına neden olan haksız itirazları olmasaydı, Milli Eğitim Bakanlığı’nda toplu iş sözleşmesi yetki uyuşmazlığı sorunu olmayacak, aralarında belediyelerden geçen işçiler olmak üzere tüm işçiler imzalanan toplu iş sözleşmesinin haklarından yararlanacaklardı. Bu nedenle toplu sözleşme yetki sürecindeki belirsizliklerin ve tıkanıklıkların sorumlusu, yetki prosedürünün önünü kapatan davayı açan Koop-İş Sendikası yöneticileridir.
9- Şurası bilinmelidir ki Milli Eğitim Bakanlığı’nda yaşanan yetki uyuşmazlığı sürecinde Tez-Koop-İş Sendikası’nın en küçük ilke ve kural dışı davranışı bulunmamaktadır. Bilinmesi ve unutulmaması gereken en önemli noktalardan biri de Tez-Koop-İş Sendikası’nın bugüne kadar sendikalı ve toplu sözleşmeli işçilerin çalıştığı işyerlerinde karşıt sendikal örgütlenme yaparak yetki uyuşmazlığı çıkartmadığıdır. Tez-Koop-İş Sendikası’nın tarihinde böylesi bir olay yoktur, olmamıştır. Oysa Koop-İş Sendikası, yalnız Milli Eğitim Bakanlığı işyerlerinde değil, sendikamızın örgütlü olduğu ve toplu sözleşme imzaladığı kimi işyerlerinde de yakın geçmişte karşıt örgütlenme çalışması yürütmüş ve toplu sözleşme uyuşmazlıklarına yol açmıştır.
10- İçinde bulunduğumuz süreçte yapılması gereken açıktır: Yetki tıkanıklığını ortadan kaldıracak davanın sonuçlanmasını beklemek. Sendikamız, Milli Eğitim Bakanlığı’nda yaşanan sürecin uzaması olasılığına karşı çalışan işçilerin zor durumda kalmamaları amacıyla, her türlü gerçekçi ve somut çözümler üretmeye hazırdır. Koop-İş Sendikası yöneticilerinden beklentimiz ise dava sürecinin uzamasına yol açacak davranışlardan ve özellikle kışkırtıcı söylemlerden özenle sakınmalarıdır.
Saygılarımızla.
TEZ-KOOP-İŞ SENDİKASI