Genel

10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü: Bütün İnsanlar Özgür, Onurlu ve Haklar Bakımından Eşit Doğarlar

2. Dünya Savaşı, insan hakları düşüncesinden uzaklaşılmasının büyük ihlallere neden olabileceğini, insanlık tarihinde utanç verici yıkım ve tahribatlar yaratabileceğini, özgürlük, eşitlik ve adaletin hâkim olduğu bir dünya düzeninin kurulması için bir adım atılması gerektiğini gösterdi. Bu adım, 10 Aralık 1948’de İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin imzalanmasıyla atıldı. Bildirge ile insanlık ailesinin bütün üyelerinin doğal yapısındaki onuru ile eşit ve devredilemez haklarını tanımanın dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğu kabul edildi.

Üç asır önce, bireysel özgürlük, konuşma özgürlüğü, düşünce ve inanç özgürlüğü gibi hak ve özgürlüklerden oluşan medeni haklara, iki asır önce siyasi karar alma süreçlerine seçmen ve seçilen olarak katılma hakkını ifade eden siyasi haklara, bir asır önce ise ekonomik refah, sosyal güvenlik, eğitim hakkı gibi hakları içeren sosyal haklara ilişkin pek çok kazanım elde edildi. Ancak bugün, demokrasinin yerleşiklik kazanmadığı ya da sistematik biçimde geriletildiği ülkelerde tüm bu haklara ilişkin ihlaller de artıyor. Dünyanın insan hakları karnesi her geçen gün zayıflıyor, savaşlarda, çatışma ve işgallerde insanlık suçları işlenmeye devam ediyor, temel insan haklarının uzağında milyarlarca insan bulunuyor.

İnsan hakkı ihlallerinin önüne geçilmesi için, bu hakların ülkelerin hukuk sistemlerinde, yalnızca kâğıt üstünde tanınmasıyla yetinilmesinin yeterli olmadığı açıkça görülüyor. Devletlerin ve siyasal iktidarların insan haklarının uygulamada da korunması için gerekli koşulları oluşturma, hak ihlallerinin gerçekleşmeyeceği ortamı yaratma ve sürdürme sorumluluğu bulunuyor. Diğer taraftan sendikaların, hükümet dışı kuruluşların ve tüm yurttaşların, üç asır boyunca verilen büyük mücadeleler sonucunda evrensel olarak kabul edilmiş hiçbir insan hakkından taviz vermemeyi varlık amaçlarından biri haline getirmesi gerekiyor.

Bu bağlamda Tez-Koop-İş Sendikası olarak insan hakları sorununu felsefi, etik ve politik bir sorun olarak görüyor; insan hakları mücadelesinin sendikal mücadelemizi de güçlendireceğine inanıyoruz. Özgürlük, adalet ve eşitlik gibi değerler ile toplumsal barışın gerçek anlamının insan haklarının korunup geliştirilmesiyle vücut bulacağını bir kez daha vurguluyoruz.

10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü kutlu olsun.

Tez-Koop-İş Sendikası
Genel Yönetim Kurulu

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu