Jannah Theme License is not validated, Go to the theme options page to validate the license, You need a single license for each domain name.
Genel

BİRLİK, MÜCADELE VE DAYANIŞMA İÇİN 1 MAYIS’TA ALANLARDAYIZ!

1 Mayıs, yaşamı ev ve iş arasına sıkıştırılmış işçi sınıfının, birlikten güç alarak tüm çokluğu ve çeşitliliği ile sesinin en gür çıktığı ve yılın diğer günlerine göre emekçilerin ortak aklı, duygusu ve iradesi ile kent meydanlarında en çok yer kapladığı bir gündür. Çünkü milyonlarca emekçi, yaşamakta olduğu hayatı düşünerek sendikalarıyla birlikte sınıf kardeşlerinin olduğu meydanlara, alanlara akar ve hep bir ağızdan yaşamındaki sorunları, emekten yana çözümleri ve taleplerini dillendirir.

Gündelik yaşamın rutinini kıracak ve 1 Mayıs meydanlarında olacağız!

Çok mütevazi, sıradan, sanki tarih dışıymış gibi akan gündelik yaşamın rutinini kırmak kolay değil. 1 Mayıs’larda hayatın olağan akışının dışına çıkarak diğer emekçilerle buluşmak ancak ve ancak 1 Mayıs’a atfedilen anlamın derinliği ile ilgilidir.

1 Mayıs, işçi sınıfının bir araya geldiğini ve BİRLİK içinde olduğunu gösterdiği gündür!

İşçilerin gidecekleri meydanları ayrıştıran”, meydanları dolduran işçi kitlelerini gözden ırak alanlara çeken sermaye ve iktidar odaklarına karşı işçi sınıfının bir araya gelmesinin günüdür. 1 Mayıs’lar işçilerin ve emekçilerin kitlesel gücünü ortaya koyar. Bizler alanlarda ne kadar güçlüysek masada da sesimiz o kadar çok çıkar.

1 Mayıs, işçi sınıfının ORTAK MÜCADELE günüdür.

Mücadelenin boyutları 1 Mayıs alanlarındaki pankartlarda yazılıdır; meydanlardaki söz ve yazının hayatı dönüştürmek üzere tüm yıla yayılması için çalışılır. Pankartlar, sınıfın kolektif zekâ ve duygusunu açığa çıkarır. 1 Mayıs, işçilerin, emekçilerin tüm yıl boyunca ekonomik, demokratik ve sosyal hakları için mücadele ettiği ve bu mücadeleyi farklı işkollarından, farklı mesleklerden, farklı işlerden alanlara gelen sınıf kardeşleriyle karşılaşma ve ortaklaşma günüdür.

1 Mayıs, işçi sınıfının DAYANIŞMAYI ördüğü gündür.

Meydanlarda, sendikaların, siyasal partilerin, sivil toplum örgütlerinin, tüm yurttaşların yaşamından izdüşümler vardır. 1 Mayıs meydanları işçilerin giderek hikayeleriyle doludur. Alana gelenler birbirlerinin pankartlarını, dövizlerini okur, sloganlarını atar, birbirlerinin yaşamı hakkında duyarlıkları gelişir, işçi sınıfının yaşadığı tüm sorunlar ve çözüm önerileri meydanın içindedir. İşçi sınıfı tüm çeşitliliği ile 1 Mayıs meydanlarında dayanışmayı örer. Bu nedenle 1 Mayıs, işçi sınıfının birbirini dinlemesinin, anlamasının ve mücadelesinin ortaklaşması günüdür.

Biz işçiler ve emekçiler, yurttaşlar 1 Mayıs’ta alanlardayız!

2025 yılı 1 Mayıs’ında artan iş cinayetleri, yüksek işsizlik, enflas­yon karşısında eriyen ücretler, yük­sek vergiler, işyerinde aşırı denetim, demokratik haklarımızın, ifade öz­gürlüğümüzün kaybı, güvencesizlik ve güvensizlikle dolu mevcut ya­şamımızın bu biçimiyle devam etmeyeceğini ifade etmek, emekçilerden yana bir Türkiye için alanlardayız!

İşçi sınıfının bir parçası olarak sınıf kardeşlerimiz ve sendikalar buluşmak için alanlardayız.

Çünkü ağırlaşan ekonomik ve siyasal krizin faturasını ödemeyi reddediyoruz. Sorunlarımız da sadece krizle sınırlı değil. Sermaye sınıfı ve bazı kamu bürokratları işçi sınıfı örgütlerini birbirine kırdırmak için aşırı bir rekabetin içine sürüklüyor ve işçi sınıfını zayıflatmayı hedefliyor. Kamu işyerlerinde Sendikamız Tez-Koop-İş’in örgütlenme özgürlüğü üzerinde büyük baskılar var, üyelerimiz çeşitli tehditlerle sendika değiştirmeye zorlanıyor. İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışmasını konuştuğumuz bu günlerde Konfederasyonumuz TÜRK-İŞ bu ilkeleri yaşatacak adımlar atmıyor. TÜRK-İŞ, Konfederasyon içindeki başka bazı sendikaların, kamu yararını gözetmesi gerekirken aksi yönde hareket eden bazı bürokratlarla el ele Tez-Koop-İş’in on yıllardır örgütlü olduğu işyerlerine saldırısı karşısında sessiz kalıyor. Üstelik TÜRK-İŞ, resmi başvurularımıza rağmen disiplin sürecini işletmeyerek taraflı bir duruş sergiliyor. İşçilerin birliğini ve dayanışmasını zedeleyen bu durum, TÜRK-İŞ’teki değişimi ortaya koyuyor. “Ankara’da Türk-İş var” diyen Seyfi Demirsoy’dan bugüne TÜRK-İŞ’teki bu geriye gidişi büyük bir endişeyle izliyoruz. Ve soruyoruz: “TÜRK-İŞ nerede?”  TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergun Atalay yaşanılan haksızlıklar karşısında “gücüm yok” diyor. TÜRK-İŞ, gücünü aynı konfederasyona bağlı başka sendikalarla kol kola girip Tez-Koop-İş üyelerini istifa ettirerek diğer sendikalara geçmeye zorlayan bazı bürokratlardan değil, 1 milyon 330 bini aşan üyesinden almalıdır! Sendikalar olarak gücümüzün kaynağı ancak üyelerimiz ve işçi sınıfı olduğunda, işçilerin birliği, mücadelesi ve dayanışması mümkün olacaktır.

1 Mayıs’ta sorunlarımızı ve çözümlerimizi dillendirmek için alanlardayız!

  • İşçilerin örgütlenme özgürlüğü için 1 Mayıs’ta alanlardayız!
  • Nedeni olmadığımız ekonomik krizin faturasını bizlere ödetmeye çalışanla­ra karşı 1 Mayıs’ta alanlardayız!
  • Laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti için, savaş ve yıkım politikala­rının terk edildiği, hiç kimsenin düşünce, inanç ve kimlikleri nedeniyle dış­lanmadığı, barışın, eşitliğin ve adaletin egemen olduğu bir ülke ve dünya için 1 Mayıs’ta alanlardayız!
  • İnsan hakkı ihlallerine karşı üstünlerin hukuku değil hukukun üstünlüğü ilkesinin benimsendiği, kadına yönelik her türlü şiddet ve ayrımcılığın son bulduğu, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik uluslararası sözleşmelerin onaylanıp uygulandığı bir yaşam için 1 Mayıs’ta alanlardayız!
  • Türkiye’yi işçi hakları bakımından en kötü on ülke listesinden çıkarmak; başta grev hakkı olmak üzere sendikal hak ve özgürlüklerimizin tanındığı, sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırıldığı bir çalışma yaşa­mını omuz omuza inşa etmek için 1 Mayıs’ta alanlardayız!
  • Yerli ve göçmen işçiler arasındaki rekabeti körükleyen işverenlere, milyon­larca işçiyi açlık sınırı altındaki asgari ücrete, milyonlarca emekliyi ise 14 bin 469 TL. sefalet aylıklarına mahkûm edenlere karşı 1 Mayıs’ta alanlardayız!
  • Ekmeğin pahalı, emeğin ucuz olduğu bu düzeni omuz omuza değiştirmek için 1 Mayıs’ta alanlardayız!
  • Canımız pahasına değil; insanca çalışmak için, güvenceli ve kayıtlı çalışma koşulları, adil ve ulaşılabilir işsizlik ödeneği için 1 Mayıs’ta alanlardayız!
  • Çalışan yoksul haline gelen işçi ve emekçiler üzerindeki ağır vergi yükünün kaldırılması; vergi sisteminde adaletin sağlanması için 1 Ma­yıs’ta alanlardayız!
  • Tüm meslek ve işlerden emekçilerin insan onuruna yaraşır çalışma ko­şullarına ve güvenceye, AVM emekçilerinin insanca çalışma koşullarına kavuşabilmesi; taşerondan kadroya geçişi yapılan işçilerin gasp edilen haklarının iadesi için 1 Mayıs’ta alanlardayız!
  • Her 1 Mayıs’ta olduğu gibi, bu yıl da fabrikalardan, evlerden, atölyelerden, bürolardan, mağaza reyonlarından, okullardan, tersanelerden, çöp kamyonlarından, alın teri döktüğümüz her işyerinden çıkıyor; alanlarda, meydanlarda buluşuyoruz.

Karşılıklı sevgi, alçakgönül­lülük ve birbirimize olan güvenle 1 Mayıs 2025’te yeryüzünün dört bir yanındaki sınıf kardeşlerimizle be­raber demokrasiye, adalete, özgür­lüğe, eşitliğe, barışa ve kardeşliğe ilişkin umutlarımızı ve taleplerimizi hem farklı emek süreçlerinden ge­len işçiler olarak birbirimize, hem bir bütün olarak toplumsal muhalefete, hem de egemen sınıf olan sermaye­ye ve halihazırda yönetenlere duyu­racağız.

Ekmeğimizin küçülmesine, adalet arayışının yok edilmesine, emekçiler olarak temel hak ve öz­gürlüklerimizin gasp edilmesine karşı mücadelemizi 1 Mayıs alanla­rında güçlü bir biçimde haykıraca­ğız!

Yaşasın 1 Mayıs!
Yaşasın Dünya İşçilerinin Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü!

Tez-Koop-İş Sendikası
Genel Yönetim Kurulu

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu