Engelliler Haftası: Soyutlanmaya, Yalnızlaştırmaya Hayır!…
ENGELLİLERE İŞ, EĞİTİM, SAĞLIK VE KAMU DESTEĞİ
Sosyal devlet olmanın önkoşullarından biri, yurttaşların yaşam koşullarını sürekli olarak iyileştirmek üzere önlemler geliştirmek ve onlara yeterli kamu hizmeti ulaştırabilmektir.
Ülkemizde devletin bu görevini yerine getirebildiğini söylemek olanaksızdır. Nüfusumuzun yüzde 10-12’sini oluşturan engellilerin sağlık, eğitim, sosyal güvenlik, toplumsal yaşama katılım, bağımsız yaşam sürdürebilme, istihdam, rehabilitasyon ve habilitasyon konularında çok önemli sorunları bulunmaktadır. Engellilerin hakları konusunda kabul edilen uluslararası sözleşmeler ve gerçekleştirilen yasal düzenlemeler soruna ilişkin duyarlılıkları arttırmıştır. Ancak hem kamu kaynaklarının yeterli düzeye çıkarılamaması, hem de var olan kaynakların uygun olarak düzenlenmemesi nedeniyle engellilerin sorunları etkin olarak çözümlenememiştir.
Bu nedenle günümüzde engelliler, dün olduğu gibi eşitsizliklerle karşı karşıyadır, toplumsal yaşama katılımları yetersizdir, bağımsız yaşam sürdürmelerine olanak yaratılmamaktadır, özel ve kamu sektörü ayrımı yapılmaksızın ya çalışma yaşamından dışlanmakta ya da büyük eşitsizlikler ve haksızlıklarla yüzyüze bulunmaktadır. Çok önemli bölümü eğitim hizmetlerine ulaşamamakta ya da nitelik ve erişim açısından çağdaş ölçütlerin uzağında hizmet alabilmektedir.
Bu ülkenin en yoksul ve en büyük eşitsizlikler ortamında yaşayan kesimini ne yazık ki engelliler oluşturmaktadır. Oysa kamu kurumları başta olmak üzere tüm toplumsal kuruluşların ve tüm bireylerin, engellilerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi konusunda toplumsal sorumlulukları bulunmaktadır.
Özellikle devlet, onların ekonomik ve sosyal hakları konusunda sorunlarının aşılması amacıyla olanakları ve kaynakları mutlaka daha etkin biçimde harekete geçirmelidir. Bu durum bir “bağış” değil, engelliler için evrensel hak, devlet için yükümlülüktür.
TEZ-KOOP-İŞ SENDİKASI
GENEL YÖNETİM KURULU