Sevgili gençler…

Covid-19 pandemisinin birinci yılını geride bıraktık. Ancak bu burada yazıldığı gibi kolayca geçmediğini hepimiz yaşayarak gördük. Ve ne yazık ki daha da ne kadar süreceği belirsizliğini koruyor. Gençemek olarak bu süreci daha fazla can kaybı yaşanmadan atlatmayı umuyoruz.

Gençemek olarak 10. Sayımıza ulaştık. Bu sayımızda yine birbirinden değerli yazarların yine bir birinden değerli yazıları ile karşınıza çıkıyoruz. Pandemi çalışma yaşamını derinden etkiledi ve etkilemede devam ediyor. Bu süreçte bulaşı engellemek adına kimi işyerlerinin evden (uzaktan) çalışmaya geçtiğine tanık olduk. Her ne kadar bunun sağlık yönü öne çıkarılsa da, bunun işverenin faydasına doğru evrildiğine de hep birlikte tanıklık ettik ve etmeye de devam ediyoruz. Önümüzdeki dönemde de emek sürecinin ayrılmaz bir parçası haline gelecek gibi görünüyor. Bu amaçla da bu sayımızda “Evden/Uzaktan Çalışma”yı dosya konusu yaparak, teorik altyapısını da inceleyerek,  hem hukuki hem de psikolojik etkilerini ortaya koymaya çalıştık. Diğer yandan bu şekilde çalışan çağrı merkezi çalışanlarının pratikte neler yaşadığını görünür kılmak adına iki de söyleşi yaptık.     

Çalışanların ve çalışma yaşamının en önemli sorunları arasında yer alan emeklilik ile işçi sağlığı ve güvenliği ile ilgili yazılarla birlikte, hukuk kısmında işyerindeki güvenin zedelenmesine dair Yargıtay’ın bir karar incelemesini de bu sayımızda siz değerli gençlere sunuyoruz.

Birazda spor, müzik ve moda… spor kısmında sırıkla atlamanın efsanelerinden Sergey Bubka bizlere konuk oluyor. Bu sayımızın bir diğer konuğu da müzik severlerin yakından tanıdığı Bob Marley. Alanda genç işçilerle yaptığımız mülakatlarda siz genç emekçilere “dergide nelerin olmasını istersiniz?” diye sorduğumuzda özellikle kadın emekçilerin modaya dair yazı beklentisi olduğunu gördük. Biz de bu sayımızda bir Türkiye ve Avrupa güzeli olan Şebnem Tan’ı konuk ederek onunla kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. 

Diğer yandan satranç, sanat tarihi, dizi değerlendirmesi de bu sayımızda kendisine yer buldu.

Gezmeyi sevenlerin de nefeslerini kesmek için onları Kilimanjaro’nun doruklarına çıkarıyoruz.

Müziğin topluma ve toplumsal direnişe etkisini, teknoloji kısmında ise giyilebilir teknolojileri konu alan yazılarla ilginizi çekeceğini düşünüyoruz.

Eğer yanılıyorsak adresimizi biliyorsunuz…

İyi okumalar…