TÜBİTAK SAGE’deki Patlamada Bir İşçi Dostumuzu Kaybetmenin Acısını Taşıyoruz
ÖFKELİYİZ; İŞ CİNAYETLERİ SON BULANA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ!
On yıllardır örgütlü ve yetkili sendika olduğumuz TÜBİTAK’a bağlı Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsünde, 25 Eylül 2023 (dün) saat 16.40’da kimyasal atık sahasında, atıkların geçici olarak depolandığı kısımda meydana gelen patlama sonucunda bir arkadaşımız yaşamını yitirmiştir. Bu basın açıklamasının nedeni, kaybettiğimiz arkadaşımız Asım Güngör’ü anmak; onun ardından acımıza ve öfkemize tutunarak, iş cinayetlerine karşı mücadelemizi büyütmeye devam edeceğimizi haykırmaktır.
Tarih boyunca yaşanan iş cinayetleri, insan hayatının; hele hele işçi ve emekçilerin sermaye ve iktidarlar tarafından ne kadar değersiz görüldüğünü göstermiştir. Denetimsiz ve kar odaklı üretim; her gün yıkılan binaların altında kalan, inşaat halindeki binalardan düşen, patlayan kimyasallarda yanan, madenlerde göçük altında kalan sayısız işçinin yaşamını yitirmesine neden olmaktadır.
Türkiye adeta denetimsiz üretimin merkez üslerinden birisi haline gelmiştir. Ülkemiz, ölümlü iş kazalarında dünyada üçüncü; Avrupa’da ilk sıradadır.
Bu tablonun nedeni açıktır:
- 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası, henüz hazırlık aşamasındayken, yasanın bütünlüklü olacağı, iş kazalarını en aza indireceği dile getirildiği halde, ilgili yasa, işçilerin temsilcisi sendikaların ve meslek örgütlerinin görüşleri alınmadan; bilimsel ölçütlerden hareket edilmeden hazırlanmıştır.
- Bu nedenle Yasa, işçiyi koruma niteliğinden uzaktır. İş cinayetlerinin en önemli nedenlerinden biri taşeronlaşma iken, Yasa ile işçi sağlığı hizmeti dahi taşeronlaştırılmış; işyeri hekimleri kiralık işçi haline getirilmiştir.
- İşçi sağlığı ve güvenliği denetimleri etkin biçimde gerçekleştirilmemektedir.
- Denetim ve yaptırım mekanizmaları caydırıcı olmaktan uzaktır.
- Aksine, işçi sağlığı ve güvenliğine ilişkin ihmallerde cezasızlaştırma girişimleri yaygınlığını korumaktadır.
- Nitekim en fazla işçi ölümüne tanıklık ettiğimiz Soma’da dahi 301 işçinin yaşamını yitirmesine neden olanlar hesap vermemiştir.
- Dün MKE Kapsül Fabrikasında, bugün TÜBİTAK SAGE’de yaşanan patlamalar, kamu ya da özel sektör fark etmeksizin tüm işyerlerinde, işçilerin ölümle burun buruna bırakıldığını göstermektedir.
2023 yılının ilk sekiz ayında yaşamını yitiren 1255 işçinin ve üyemiz Asım Güngör’ün canının sorumluları işte bu tablonun yaratıcılarıdır.
Öfkeliyiz!
Savunma teknolojilerinde Türkiye’yi bağımsız kılma amacı taşıyan TÜBİTAK SAGE’de işçilerin, işyerindeki riskler karşısında savunmasız bırakılmasına öfkeliyiz.
İşçilerin hayatını tehlikeye atan riskler konusunda, TÜBİTAK SAGE’yi defalarca uyarmış olmamıza karşın gerekli önlemlerin alınmamasına öfkeliyiz.
Öfkeliyiz çünkü bir emekçiyi, üyemizi, dostumuzu TÜBİTAK SAGE’de alınmayan işçi sağlığı ve güvenliği önlemleri nedeniyle, bir iş cinayetinde kaybettik.
Öfkeliyiz çünkü işçilerin çalışırken ölmek ya da işsiz kalarak açlığa mahkûm olmak dışında üçüncü bir seçeneği olduğunu biliyoruz.
Bu seçeneğin, insana ve insan sağlığına yakışır işlerde, işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alındığı çalışma ortamlarında, sendikalı olarak çalışmak olduğunu biliyoruz.
Türkiye’de sendikalar, her gün iş cinayetine kurban giden bir işçi için baş sağlığı dilemeyi ya da taziye kabul etmeyi normalleştirmemelidir. Normalleştirmeyeceğiz!
İş kazalarında yaşamını yitiren milyonlarca işçi, birer rakamdan ibaret değildir. 2018 yılından bu yana sendikamızın üyesi olan yol arkadaşımızı, Asım Güngör’ün adını unutmayacak; unutturmayacağız!
“İşçi sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, bir tercih değil zorunluluktur!” demeye devam edeceğiz.
Acımızın dinmesine izin vermeyeceğiz! Öfkemize tutunacak; iş cinayetlerini durduracağız!
Tez-Koop-İş Sendikası
Genel Yönetim Kurulu