Haberler

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü: Ayrımcılığa, eşitsizliğe, sömürüye ve şiddete hayır…

Kadınların tüm dünyada toplumsal ve siyasal yaşamın tüm alanlarında ikincil bir konumda yer almasına neden olan ayrımcı, dışlayıcı uygulamalara karşı etkili ve kalıcı önlemlerin alınması bir zorunluluktur. Çünkü kadınlara yönelik toplumsal cinsiyet eşitsizliği dünyanın öncelikli sorunları arasındadır. Kısıtlanan özgürlükler, ayrımcı uygulamalar ve pek çok dışlanma biçiminin kadınlarla birlikte anılması, sorunun boyutlarını ve yakıcılığını gözler önüne sermektedir.

Türkiye’nin 1985 yılında onayladığı Birleşmiş Milletler, “Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi”ne göre kadına yönelik ayrımcılık; “siyasal, ekonomik, sosyal, kültürel, kişisel veya diğer alanlardaki kadın ve erkek eşitliğine dayanan insan haklarının ve temel özgürlüklerin, medeni durumları ne olursa olsun kadınlara tanınmasını, kadınların bu haklardan yararlanmalarını veya kullanmalarını engelleme veya hükümsüz kılma amacını taşıyan veya bu sonucu doğuran cinsiyete dayalı her hangi bir ayrım, dışlama veya kısıtlama” olarak tanımlamaktadır.

Ülkemizin farklı bölgelerinde, kültürel temellerin çok ötesinde gerçekleşen toplumsal cinsiyete ilişkin olumsuz uygulamalar, kadınların yaşadıkları sorunların ülke gündeminde sürekli olarak yer alması gerektiğini göstermektedir. Kadınlar, toplumsal yaşamın pek çok alanında; kırda, kentte, sokakta, evde, okulda ve işyerinde eşitsiz ve ayrımcı uygulama ve davranışlarla, fiziksel, sözel, davranışsal ve ruhsal şiddet uygulamalarıyla karşı karşıya kalmaktadır.

Kadınların toplumsal sorunlarına köklü çözümler getirmek için sürekliliği ve kesintisizliği temel alan etkili politikaların oluşturulması gerekiyor. Bu konuda kadın örgütlerinin, sendikaların ve tüm demokratik kuruluşların öncelikli tarihsel sorumlulukları bulunuyor.

Eşitsizliklerin ve ayrımcılıkların ortadan kaldırıldığı yeni bir dünya, insanlık ailesinin ufkunu daha da genişletecektir.

İnsan hak ve özgürlüklerinin tam olarak gerçekleştiği, sömürüsüz, savaşsız, özgür dünya, tartışmasız biçimde kadınların eseri olacaktır.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün ayrımcılığın, dışlanmanın ve eşitsizliğin olmadığı bir dünya umudunu daha da güçlendireceğine inanıyoruz.

Tez-Koop-İş Sendikası 
Genel Yönetim Kurulu




İlgili Makaleler

Başa dön tuşu