3 Aralık Dünya Engelliler Günü
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre Dünya nüfusunun yüzde 10-12’sini oluşturan engelliler, tüm insanlar gibi doğuştan gelen insan haklarına sahip olmanın yanında, engelliliklerinin yarattığı eşitsizliklerin azaltılması/ortadan kaldırılması yönünde tüm yaşamları boyunca desteklenmek, korunmak, güçlendirilmek, geliştirilmek zorunda olan bireylerdir.
Engellilerin küresel düzeyde haklarına vurgu yapan uluslararası sözleşmeler ile kararların kapsayıcı çözümler önermelerine rağmen günümüzde engellilerin karşılaştığı sorunlar önemini korumaktadır. Özellikle geri bıraktırılmış ülkelerle, savaş, çatışma ve toplumsal gerginliklerin sürdüğü yoksul Güney ülkelerinde bu durum çok daha acı biçimde yaşanmaktadır.
Türkiye, engellilere dönük uluslararası sözleşmeleri kabul etmesine ve Birleşmiş Milletler Örgütü’nün aldığı kararlarla Avrupa Birliği yönergelerine uyumlu iç hukuk düzenlemelerini önemli ölçüde gerçekleştirmesine karşın uygulamada sağlık ve rehabilitasyon, sosyal koruma, eğitim, toplumsal uyum ve kamu yönetimine katılım gibi çok farklı konularda büyük sorunlar yaşayan bir görüntü vermeyi sürdürmektedir.
Özellikle engellilerin toplumsal yaşamlarına katılım ve geleceklerini belirleme konusunda önemli bir unsur olan istihdam sorunları geleneksel aile yapısındaki değişimler ve oluşan yeni beklentilerle birlikte daha da önem kazanmaktadır. İşkur’un yayınladığı verilere göre son iki yıl içinde iş başvurusunda bulunan yaklaşık 138 bin 396 engelliden ancak 36 bin 709’u işe yerleştirilebilmiştir. Ancak engellilerin yerleştirildikleri işlerin nasıl işyerleri olduğu, işe yerleştirilenlerin ne kadar süre işte kaldıkları, işten ayrılıp ayrılmadıkları gibi konularda yeterli bilgiler bulunmamaktadır.
Engellilerin çalışma yaşamında karşılaştıkları önemli olumsuzluklardan biri de karşılaştıkları ayrımcılık ve eşitsizliklerdir. Bu sorunlar onların çalışma yaşamına girişte başlayan, çalışma ortamı içinde süren ve işyerinin istihdam yapısının değişmesi koşullarında azalmayan tam tersine artan sorunlarının başında gelmektedir.
Engellilerin sorunlarının çözümlenmesi yönünde sürekli/kesintisiz bir kamusal duyarlılık tüm kurum ve kuruluşlar için öncelikli bir zorunluluk olmalıdır. Bunun için aktif bir sosyal politika yürütülmeli, engellilerin toplumsal yaşama katılımı ve bütünleşmeleri yönünde özendirici adımlar oluşturulmalı; ekonomik ve sosyal sorunlarının giderilmesi sağlanmalı; yoksulluğun ve yalnızlığın pençesine bırakılmamaları mutlaka gerçekleştirilmelidir.
Tez-Koop-İş Sendikası
Genel Yönetim Kurulu