Örgütlenme

Sendikamızın 12. Olağan Genel Kurulu Gerçekleşti!

Sendikamız Tez-Koop-İş’in 12. Olağan Genel Kurulu 17-18 Aralık 2022 tarihlerinde Ankara’da Grand Mercure Otel’de yapıldı. Yöneticilerimiz, delegelerimiz ve konuklarımızın katılımıyla büyük bir coşkuyla gerçekleştirilen Genel Kurul’da yeni dönem genel yönetim, denetim ve disiplin kurulu seçimleri yapıldı.

12. Olağan Genel Kurulumuza, Sendikamızın 60 yıldır süren emek ve demokrasi mücadelesini selamlamak ve emek gündemini değerlendirmek için siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, sendikalar ve üniversitelerden konuklar ile emek dostları katıldı.

Genel Kurulun ilk gününde Türkiye’de emeğin durumu, emek ve demokrasi mücadelesinin geleceğine ilişkin konuşmalar yapılırken ikinci gününde ülkenin her yanından gelen delegelerimizin verdiği oylar sonucu sendikamızın yeni dönem genel yönetim, denetim ve disiplin kurulu üyeleri belirlendi.

12. Olağan Genel Kurulumuz, saygı duruşu ve Kadın Oda Orkestrası eşliğinde İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Genel Sekreterimiz Hakan Bozkurt’un açış konuşmasını gerçekleştirdiği Genel Kurul, divan seçimiyle devam etti. Divan Başkanlığına Türk İş Genel Mali Sekreteri ve Yol-İş Sendikası Genel Başkanı Ramazan Ağar seçilirken Divan Başkan Yardımcısı olarak Basın-İş Sendikası Genel Başkanı Savaş Nigar ile Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Hakan Toy; Yazman Üye olarak ise Genel Kurul delegelerinden Sema Balcı ve Banu Özer seçildiler.

Divan seçiminin ardından, Genel Başkanımız Haydar Özdemiroğlu, Türkiye’de emek ve demokrasi sorunu ile sendikamızın emek ve demokrasi mücadelesindeki kararlı çizgisine ilişkin konuşmasını gerçekleştirdi. Özdemiroğlu’nun konuşmasında;

“Demokrasilerde güç hiçbir kimsenin ya da grubun tekelinde, sınırsız ve denetimsiz olamaz.

Temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması, kuvvetler ayrılığı ilkesi, düzenli aralıklarla yapılan adil, temiz ve özgür seçimler ile sivil toplum örgütleri gücün tekelleşmesini engellemek için vardır. Demokrasi bir barış projesidir; güvenlik, refah ve adalet, demokrasi olmadan gerçekleştirilemez. İşçi ve emekçilere sınırsız sendikal, siyasal örgütlenme hakkının tanınması ve grev haklarını kullanmaları demokrasiyle mümkündür.

Soma’yı unutmadığımızı, Amasra’yı da unutmayacağımızı buradan bir kere daha tekrar ediyoruz.

Ülkemizde iş cinayetleri artarak sürmektedir. Son olarak Amasra’da yaşanan grizu faciasında 42 emekçi kardeşimiz yaşamını yitirmiştir. İş cinayetlerinin nedeni açıktır: Yıllardır iş cinayetlerine karşı kanunlar iyileştirilmemeye,  gerekli işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri alınmamaya devam ederken; işyeri bazında denetim raporları ve uyarılar da dikkate alınmamaktadır. 

8 milyon insanın işsiz olduğu bir Türkiye’de yaşıyoruz.

Her beş gençten birinin,  işsiz olduğu bir tabloyla karşı karşıyayız. Bu tablo karşısında işsiz yurttaşlara verilen işsizlik ödeneği, işverenlere yapılan teşvik ve destek ödemelerinin üçte biri kadardır.  İşverenlere yapılan teşvik ve destek ödemeleri sonucu, İşsizlik Sigortası Fonu’nun verdiği bütçe açığı günlük 33 milyon liradır. Diğer bir deyişle, fona çay kaşığıyla katkıda bulunan işverenler, kepçeyle geri almaktadırlar!

2022 Temmuz ayında Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2015 yılından bu yana ilk kez, altı aylık artış için masaya tekrar oturmak zorunda kalmıştır.

Avrupa’nın 27 ülkesi içinde, Türkiye, Arnavutluk’tan sonra çalışanlarına en düşük asgari ücret ödeyen ikinci ülke durumundadır. Türkiye’de çalışanlar yoksuldur. Emeğin milli gelirden aldığı pay 2016’da yüzde 40 iken; bugün yüzde 25’e gerilemiştir. Türkiye, emeğin ekonomik büyümeden pay alamadığı; emekçilerin “enflasyona ve gelir vergisine ezdirildiği” bir ülke haline gelmiştir.

Gelir vergisi sömürüsüne karşı taleplerimiz açıktır: Asgari ücret gelir vergisinden tümüyle muaf tutulmalıdır. Gelir vergisi oranı yüzde 10’a düşürülmelidir. Ayrıca vergi tarife dilimleri her asgari ücret artışı döneminde, asgari ücret artışı düzeyinde artırılmalıdır.  

Taşerondan kadroya geçişlerde de adaletsizlik sürüyor.

Her işyerinde kadro ve unvanlar yapılan işler esas alınarak derhal gözden geçirilmeli ve yapılan iş ile unvanlar, paralel hale getirilmelidir. Tayin hakkının ayrımsız biçimde tüm işçilere uygulanmaması, işçilerin re’sen emekli edilmesi de Anayasa’nın 49. maddesinde düzenlenen çalışma hakkının gaspı anlamına gelmektedir.

Kıdem tazminatının fona devri tartışması da sürmektedir.

Kıdem tazminatı hakkının gaspı, Türkiye işçi sınıfının ve sendikamızın kırmızı çizgisi; genel grev sebebi olmaya devam edecektir.

Türkiye, her güne kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddetle uyanmaktadır. Kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi için, devletin gerekli önlemleri, kadınlar mağdur olmadan almasını, talep ediyoruz. Türkiye’de cinsel suçların yarısına yakınının çocuklara karşı işlendiğini; çocuk yaşta ve zorla evliliklerin çocuk istismarı anlamına geldiğini hatırlatıyoruz. 

Tez-Koop-İş Sendikası “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” demekte ısrarcı, ILO190 sayılı sözleşmenin hükümet tarafından onaylanmasının takipçisidir.

Cumhuriyetimiz bir asrı devirecekken, limanlardan şeker fabrikalarına, madenlerden elektrik santrallerine, halkın emekleriyle kurulmuş ne varsa özelleştirilmiştir.

Diğer yandan ormanlar yanmakta, dere yatakları taşmakta, rant hırsı betondan kentler yaratmaktadır. Sendikamız, özelleştirmeler karşısında kamulaştırmayı, piyasalaştırma karşısında planlamayı savunmakta; çevresiyle, insanıyla, doğasıyla yaşanabilir bir dünya için verilen mücadeleyi desteklemektedir.

İşçilerin grev hakkının fiilen yasaklandığı ülkemizde,  işkolu ve işyeri barajlarıyla birlikte, örgütlenme ve toplu iş sözleşmesi özgürlükleri de engellenmektedir.

Bu kara tablo karşısında; sendikalara büyük görevler düşmektedir.

Sendikamız, geçtiğimiz dört yıl boyunca Türkiye işçi sınıfı için ekonomik, siyasi, toplumsal hiçbir kaybı olağan karşılamamıştır.

Sendikamız, işçi sınıfını etkileyen her konuda politika üretmiştir. İklim adaletinden, savaşların son bulmasına, toplumsal cinsiyet eşitliğinden, demokrasi ve insan hakları mücadelesine kadar, her alanda söz söylemiş, söylemeye de devam edecektir” vurguları yapıldı.

 

Genel Başkanımız Haydar Özdemiroğlu’nun konuşmasının ardından Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan Vekili Özgür Özel, İyi Parti Ankara Milletvekili Şenol Sunat, Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt, Deva Partisi Sivil Toplumla İlişkiler Başkan Yardımcısı Mehmet Zeki Kaplan, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Birol Aydın ve UNI Küresel Sendika Ticaret İşçileri Departmanı Koordinatörü Onur Bakır konuşmalarını yaptılar.

 

Cumhuriyet Halk Partisi’ni temsilen konuşan Özgür Özel: “Kongresini bu dönemde, gürültülü olmasından kaygı duymadan herkese açık, siyasi partilere açık, basına açık yapabilen Tez-Koop-İş’in farklı bir yeri olacak”…

Özel konuşmasında Tez-Koop-İş Sendikasının 60 yıl önce başlayan mücadelesinin sürdüğünü; Cumhuriyet Halk Partisi’nde örgütlü olan bir sendikanın genel kurulunda olmaktan mutluluk duyduğunu vurguladı. Asgari ücret, İşsizlik Sigortası Fonu, sendikalaşma oranları bağlamında yoksulluğun genelleştiğini ve gücün asimetrik olarak sermayeden yana kullanıldığını; yoksulluğun yönetilen değil yok edilen bir mesele olması gerektiğini belirtti. Ve ilaveten;

“Türkiye’nin bütün demokratları birlikteyiz. Partisi ne olursa olsun bu ülkede yoksulluğun yönetilen değil yok edilen, aşılan, geride bırakılan bir mesele olması hepimizin yükümlülüğüdür. Sendikacılığı kapalı kapılar ardından, kâğıdın üzerinde yapıp o kâğıtlara yazdıklarını dışarı çıkınca bambaşka düzlemlerde bambaşka fısıltılarla tekrar edenleri de tarih not etti, not etmeye de devam edecek… Elbette gelecek sene de bu kongreler yapılacak. Gelecek sene, birçok sendika çağıracak. Canlı yayınlarda beş değil, yirmi kamera; gazeteciler beş değil elli kişi olacak. Bu kürsülerde Cumhurbaşkanları olacak, Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar olacak” dedi.

İYİ Parti’yi temsilen konuşan Şenol Sunat: “Cumhuriyete sahip çıkan Tez-Koop-İş Sendikasını kutluyorum”…

Sunat konuşmasına Türkiye’de emekçilerin ekonomik ve toplumsal yaşamını etkileyen önemli sorunlara değinerek başladı. Kayıt dışı istihdamın önlenmesine ilişkin çaba gösterilmediğini, asgari ücretin ortalama ücret haline geldiğini, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmadığını, işsizlik sigortasından işsizler yerine işverenlerin faydalandığını ve gelir vergisi düzenlemesinin eksikliğini vurguladı.

Türkiye’de resmi sendikalaşma oranlarının giderek azaldığını, sendikal hak ve özgürlüklerin yasalar ve uygulamalar yoluyla engellendiğini belirten Sunat; “Sendikalar çalışanların sosyal, ekonomik hak ve çıkarlarını koruyan, sorunlarını çözen demokratik ve bağımsız örgütlerdir. Bunun şuurunda olduklarında Türkiye’de demokrasi kültürü gelişecektir” diye konuştu.

Demokrat Parti’yi temsilen konuşan Cemal Enginyurt: “İşçi sendikaları en zor günlerde direne direne kazandılar”…

Enginyurt, siyaset yasaklarını eleştirdiği konuşmasında; “Siyasetçi yoksa kıdem tazminatı hakkının gaspını engelleyemezsiniz. Siyasetçi yoksa asgari ücret sorununu, gelir vergisi sorununu, Mobbing sorununu, BES sorununu çözemezsiniz. İşçi sendikaları 12 Eylül darbesinde direnerek kazandılar. Bu ülkeyi karanlık hale getirenler karşısında susmayacağımızı haykırmaya devam etmeliyiz” dedi.

Gelecek Partisi’ni temsilen konuşan Selçuk Özdağ: “Gerçek bir demokrasi kuralım”…

Özdağ, kanunların hükümet tarafından değil meclis tarafından yapılması gerektiğine dikkat çekerek; bütçenin halkın bütçesi olduğunu vurguladı. “Türkiye’de gerçek bir demokrasi kuralım. Denetlenebilir ve şeffaf bir Türkiye kuralım” diyerek tüm demokratları bir araya gelmeye çağırdı.

Saadet Partisi’ni temsilen konuşan Birol Aydın: “Asgari ücrette kahredici bir tablo ile karşı karşıyayız”…

Aydın, asgari ücretin açlık ve yoksulluk sınırı üzerinden belirlenmesinin yanlışlığına dikkat çekerek insanca yaşanacak bir ücreti konuşmaktan çok uzak durumda olduğumuzu belirtti. Türkiye’nin bir yoksulluk sarmalında olduğunu; her şeyin tam olduğu bir dönemin henüz yaşanmadığını vurgulayan Aydın, “Her şeyin tam olduğu bir Türkiye’yi inşa edebiliriz” dedi.

Deva Partisi’ni temsilen konuşan Mehmet Zeki Kaplan: “Demokratik düzene kavuşacağız”…

Kaplan güçlendirilmiş parlamenter sistemle birlikte katılımcı, çoğulcu ve demokratik düzene kavuşulacağını; sendikaların demokratik toplumların olmazsa olmazı olduğunu vurgulayarak 12. Olağan Genel Kurulumuzu selamladı.

UNI Küresel Sendika’yı temsilen konuşan Onur Bakır: “Tez-Koop-İş, küresel çerçeve sözleşmeleri başarılı bir şekilde kullanıyor”…

Bakır, UNI Küresel Sendika adına Genel Kurulumuzu selamladığı konuşmasında Tez-Koop-İş’in UNI Küresel Sendika içinde özel bir yeri olduğunu; küresel firmalarda çalışan işçilerin örgütlenmesinin önünü açtığını, ILO190 sayılı Sözleşmenin onaylanması ve iklim değişikliğinde adil geçiş için büyük çaba gösterdiğini belirtti. Bakır, uluslararası dayanışmanın önemini vurgulayarak sendikal örgütlenmenin dayanışma ile büyütülebileceğini söyledi.

Bakır’ın konuşmasının ardından UNI Avrupa Bölge Temsilcisi Oliver Roething, gönderdiği video mesajla, ticaret işçilerinin sendikal mücadelesini büyütmek için UNI Küresel Sendikanın Tez-Koop-İş Sendikası ile birlikte çalışmaya devam edeceğinin altını çizdi.

Yapılan konuşmalar sonrası divana yapılan öneriler doğrultusunda çalışma yürütmek ve Genel Kurula sunulmak üzere komisyonların oluşturulmasına geçildi. Genel Kurulun ilk günü komisyon çalışmaları neticesinde hazırlanan karar önerilerinin sunulması ve oylanması ile devam etti.

Genel Kurulun ikinci gününde sendikamızın yeni dönem yönetim, denetim ve disiplin kurullarının seçilmesi amacıyla seçim sandıkları kuruldu. Gün boyu delegelerimizin oy kullanması için açık tutulan sandıkların kapanmasının ardından oy sayımları gerçekleşti. Sayılan oylar neticesinde sendikamızın yeni döneminde görev yapacak olan Genel Merkez Yönetim Kurulu, Genel Merkez Disiplin Kurulu, Genel Merkez Denetleme Kurulu ve Türk-İş Genel Kurulunda sendikamızı temsil edecek üst kurul delegeleri seçildi.

 

Genel Yönetim Kurulu:

Haydar Özdemiroğlu – Genel Başkan
Hakan Bozkurt – Genel Sekreter
Mahmut Çetinkaya – Genel Mali Sekreter
Çağdaş Duyar – Genel Örgütlenme Sekreteri
Sebahattin Şen – Genel Eğitim Sekreteri
Mehmet Pekgöz – Üye
Mustafa Kirman – Üye

Genel Denetim Kurulu:

İhsan Aydın
Ahmet Çayır
Zekeriya Sancak

Genel Disiplin Kurulu:

Ahmet Kurul
Ayhan Ilgar
Mesut Akdağ
Mehmet Yurttutan
Haydar Turan

 




İlgili Makaleler

Başa dön tuşu