Zorunlu Arabuluculuk, İş Güvencesi Hakkını Ortadan Kaldırma Aracıdır
TBMM’nde İş Mahkemeleri Kanunu’nda gerçekleştirilen değişikle iş uyuşmazlıklarının çözümünde zorunlu arabuluculuk sistemi yasalaştırıldı.
İş güvencesi hakkının sınırlı ölçülerde uygulandığı ülkemizde getirilen yeni sistemle, bireysel ya da toplu iş sözleşmelerine dayanan işçi, işveren alacağı, tazminatı ve işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulması, davanın zorunlu ön şartı olarak aranacak. Arabulucuya başvurma zorunluluğu için alacak veya tazminat talebinin iş ilişkisinden kaynaklanması gerekecek ve işçiler uyuşmazlığın ortaya çıkması durumunda kıdem, ihbar gibi tazminat ile fazla mesai, yıllık izin gibi ücret sorunları için dava açmadan önce mutlaka arabuluculuk kurumuna başvuracak. Mahkemelerde günümüzdeki anlamda dava açma hakkı, birbirine bağlı ve zaman alıcı karmaşık süreçlerden geçilmesi durumunda olanaklı olabilecek…
Zorunlu arabuluculuk sistemi, kiralık işçilik düzenlemesi ardından işçi hak ve özgürlüklerini kısıtlayan ve doğrudan baskı altında tutan yeni bir düzenleme olması yönünden dikkat çekmektedir. Çünkü getirilen zorunlu arabuluculuk ile yasa zoruyla hak arama özgürlüğüne açık biçimde engel getirilmektedir. Bu durum genel olarak temel insan hakları açısından ve özel olarak işçi hak ve özgürlükleri yönünden hiçbir biçimde kabul edilemez.
Sendikaların, anti-demokratik ortamda tam bir dayatma olarak çıkartılan zorunlu arabuluculuk düzenlemesine karşı kararlılıkla mücadelelerini sürdürmesi mutlak bir zorunluluktur.
Tez-Koop-İş Sendikası
Genel Yönetim Kurulu