1-7 Mart Deprem Haftası

Bu yıl, 1-7 Mart Deprem Haftasını, 6 Şubat Depremlerinin tarihimizde ve yüreklerimizde açtığı derin yaralarla birlikte karşılıyoruz. Çöken ve devrilen binaların enkazı altında yaşamını yitiren on binlerce insanımız için duyduğumuz büyük acının dinmesine izin vermeden; dayanışmanın yaşatacağına olan inancımızla, yaralarımızı hep birlikte sarmaya çalışıyoruz.

Bir deprem ülkesi olan Türkiye’de, gerçekleşmesinin önüne geçilemeyecek bu doğal afetin önlenebilir sonuçları olduğu bilim insanları tarafından defalarca kez hatırlatılsa dahi gerekli önlemlerin alınmadığını görüyoruz. Bunun yanı sıra, deprem sonrası süreçte ilk müdahaleden afetzedelerin temel ihtiyaçlarının karşılanmasına kadar tüm noktalarda var olan büyük koordinasyon eksikliğinin farkına varıyoruz.

Tez-Koop-İş Sendikası olarak, toplumsal dayanışmanın yaşatacağına inanıyoruz. Fakat depremin önlenebilir sonuçları olduğunu; bu konuda gerekli tedbirleri almanın ise ülkelerin yöneticilerinin görevi olduğunu da biliyoruz. Bu görevin yerine getirilmesi için, ova ve kıyıların ulusal servetimiz olduğuna hükmeden Anayasamızın 43, 44 ve 45. maddelerinin, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun ve ilgili yasaların ihlalinin de önüne geçecek biçimde, depremlerin ovalarda ve tarım alanlarında yıkıma neden olduğu gerçeğinden hareket edilmesi gerekiyor. Depremlerin bir daha böylesi büyük yıkımlarla sonuçlanmaması; verimli ovalar ve mineral kuşakları yaratarak ülkemizin tarımsal kalkınmasına hizmet etmesi için yerleşim yerlerinin kâr ve rant gelirlerine göre değil, sağlam ve kayalık zemin faktörüne göre seçilmesi gerektiğini hatırlatıyoruz. Çok sayıda fay hattı bulunan ülkemizde uluslararası standartlarda, güvenli kentleşme politikalarının yaşama geçirilmesinin önemini bir kez daha vurguluyoruz.

Tez-Koop-İş Sendikası
Genel Yönetim Kurulu