Eğitim-AraştırmaHaberlerManşet Haberler

1 Eylül Dünya Barış Günü: “Barış, Hemen Şimdi!”

“Savaşla Çok Şey Büyüyecek

Büyüyecek

Mülk sahiplerinin mülkleri

Ve mülksüzlerin sefaleti

Yönetenlerin söylevleri

Ve yönetilenlerin suskunluğu”

 

                        Bertolt Brecht

 

Nazi Almanya’sının Polonya’yı işgal ederek on milyonlarca insanın ölümüne neden olan İkinci Dünya Savaşını başlattığı 1 Eylül günü Dünya Barış Günü olarak simgeleşti. İkinci Dünya Savaşı’nın üzerinden on yıllar geçti, ancak bugün de dünyanın dört bir yanı kapitalistlerin ve emperyalistlerin yeniden paylaşım ve hegemonya savaşları ile kana ve gözyaşına bulanmaya devam ediyor.

Günümüze geldiğimizde tam üç yıldır devam eden Ukrayna-Rusya savaşı sonlandırılmış değil, savaş Ukrayna’da bazı kentleri enkaza çevirdi, yaklaşık 10 milyon Ukraynalı evini yurdunu terk etmek zorunda kaldı. Savaştaki can kaybı tam olarak bilinmiyor. İsrail’in Filistin’e açtığı savaşla birlikte 2 milyondan fazla nüfusa sahip Gazze’de can kaybının 60 bini aştığı ifade diliyor. Yaklaşık 1,5 milyon Filistinli İsrail devletinin saldırıları ve zorlamaları yüzünden yerlerinden edildiler.  Suriye’de bir yandan egemenlik savaşları bir yandan da bölgesel savaşlar sürüyor. Brecht’in şiirinde ifade ettiği gibi, suskunluk içinde de olsa yönetilenler, tüm farklılıklarıyla bir arada barış içinde yaşayabileceği demokratik bir ülkenin özlemini çekiyor.

Savaşların yarattığı felaketler, savaş koşullarının sona ermesiyle durmuyor. Savaşın neden olduğu yoksulluk, işsizlik, enflasyon ve nice olumsuz koşullar yine işçileri, kadınları, çocukları etkiliyor; savaşın faturası halklara kesiliyor. Küresel askeri harcamalar, dünya ekonomisinin küçüldüğü, emekçilerin yoksullaştığı dönemlerde dahi artıyor. Dünya ekonomisi, bir savaş ekonomisine dönüşüyor. Zira 2025 yılı haziran ayında Hollanda’nın Lahey kentinde düzenlenen zirvede 32 NATO ülkesi, savunma harcamalarını gayrisafi yurt içi hasılalarının yüzde 5’ine çıkarma konusunda anlaştı.

Dünya genelinde 100’den fazla ülke askeri harcamalarını artırırken bu artışlar çoğunlukla kamusal eğitim, kamusal sağlık gibi diğer bütçe alanlarından ödünler verme pahasına yapıldı. Ancak savaş ekonomisinin yaratıcıları, büyümek ve emperyalizmin kanlı tarihine yeni katliamlar eklemek için can atmaya devam ediyor. Öte yandan dünya halkları tarihinden öğrendiğimiz şey, dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın ekonomik ve sosyal haklarını geliştirmek isteyen tüm emekçilerin barışa gereksinmesi var. Bu dünyaya nasıl ki demokrasi işçi sınıfı tarafından getirildiyse, barışın inşası da uluslararası  işçi sınıfının önderliğinde sağlanacaktır.

Tez-Koop-İş Sendikası olarak, barışı savunmanın bütün insanlığın, barış politikalarına bağlı kalmanın ise yönetimlerin sorumluluğu olduğunu hatırlatıyor; tüm canlıların, ülkemizin ve yeryüzünün geleceği için “Barış, Hemen Şimdi!” diyoruz.

Barış, Hemen Şimdi!

İşçiler, Emekçiler Barış İstiyor!

Yaşasın 1 Eylül Dünya Barış Günü!

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu